Bisikletli olmanın hem esnafta hem de müşteride bir sempati yarattığını söyleyen arkadaşlarımızdan biri olan Rümeysa;

"mesela Kadıköy'de Yeldeğirmeni gibi tarihi dokusu olan yerlerde kurye motorlarının ve otomobillerin çıkardığı gürültüler ve saldıkları karbon gazları başlı başına bir sorun... Her yer motorlu araç olunca insanların yürüyebileceği, sessizce oturabileceği bir yer bile kalmıyor, bu yüzden de bisikletle dağıtım yapmamız insanların hoşuna gidiyor" diyerek farkımızı ortaya çıkarıyor.

 

"Kolektif"iz diyoruz yani birbirinden güç alan ve topluluk dayanışmasına inanan emek işçileri bir nevi hafif yükler taşıyan hamallar...

​

Patronsuz Kurye'nin en önemli paydası dayanışma ve gönüllülük. Ve bizler bunu bizlere kapıyı açan insanların yüzündeki gülümsemeler sayesinde yapabiliyoruz! Üstüne aldığımız bahşişler de bu sürecimizi bizler için de daha verimli kılıyor. 

​

Paket atmak, teslimat yapmak ve hizmet vermek gibi kavramları kullanıyoruz. Çünkü bu "iş"lerin hiç bir zaman tek tarafa değil, karşılıklı etkileşimler ile kazanıldığını biliyoruz.

 

Bu vesileyle de"sadece kendimiz için değil" sloganı ile yaptığımız ve uygulamada olan sosyal girişimimiz için her zaman daha çok pedal arkadaşına ihtiyacımız olduğunu dile getiriyoruz.

​

Kapımız herkese açık ama Patronsuz Kurye'de olmanın olmazsa olmazlar da var: "Hayvanları sevmek, doğayı sevmek, kadın erkek eşitliğine inanmak, eril bir dil kullanmamak..."

 

Bu kriterlere uyan işletmelerle ve müşterilerle konuşmasını beceren, her bisiklet sever işte böylece Patronsuz Kurye'de yer alabilir.

​

Sizler de bisikletle teslimat yapmak için işleyiş ilkelerimizi kabul ederek bu sayfadan Partonsuz Kurye'ye başvuru yapabilirsiniz.